Sağlıkta kaos var: ‘Allaha emanet hemşireler ve onlara emanet hastalar’
Ulusal Birlik Partisi Milletvekili, Eski Milli Eğitim Bakanı Özdemir Berova, hükümetin tedbir diyerek attığı adımlarını sert sözlerle eleştirdi. Sosyal medyadan açıklama yapan Berova, ”Ülkemiz zor günlerden geçerken hükümetin tedbir diye aldığı bazı kararlar adeta yanan ateşe benzin dökmekle eşdeğer’’ ifadelerini kullandı. Berova şöyle devam etti;
”Bugün sağlık servislerinde yatan hastalarımızın ve sağlık çalışanlarının son alınan kararlardan sonra durumunu yerinde görmek adına Milletvekili arkadaşlarım Olgun Selçuk Amcaoğlu ve Hasan Taçoy ile birlikte Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesini ziyaret ettik. Ek mesaileri kısıtlayacağız ve tasaruf yapacağız söylemi ile hazırlanıp yürülüğe konulan Yasa Gücünde Kararname’nin Anayasa’ya uygun olmadığını bir yana koyarak, sağlık alanındaki etkilerini yerinde inceledik.
Bugün ziyaretimizde Nalbantoğlu Hastanesi’nde bazı servislerin kapatıldığını hastaların diğer servislere aktarıldığını gördük. Gezdiğimiz her serviste otuzun üzerinde hasta yatmaktaydı. Kardiyoloji servisinde üçer diğer servislerde ise ikişer hemşire GÖREV YAPMAYA çalışmaktaydı. Bizim orda olduğumuz dönemde üç kalp krizi vakası yeni yatış yapmıştı. otuzun üzerinde yatan hasta, üç yeni kalp krizi vakası ve üç görevli hemşire. Diğer servislerde de yetişemeyen tedaviler ve bir sağa bir sola yetişmeye çalışan hemşireler. Tam bir keşmekeş. Allaha emanet hemşireler ve onlara emanet hastalar. Ciddi bakım gerektirecek ameliyatların yapılmasının imkansız olduğu bir ortam. Devlete yüzbinlerce liraya mal olacak sevkler. Daha dün Göğüs Servis’inden 10 hasta sevki.
Peki bunun nedeni paragöz algısı yaratılmak istenen sağlık çalışanları mı?
Ek mesai denince aklımıza yapılması gereken işlerin mesai sonrasına aktarılması geliyor ki bu, örneğin sağlıkta külliyen yanlış. Yatılı servislerde çalışan hemşirelerimiz vardiya çalışıyor zaten. En önemli ek mesai sebebi servislerdeki yetersiz personel buna bağlı erkenden dolan mesai saatleri. Yoksa hastalık raporları ile oluşan ek mesai ihtiyacı toplamın içinde çok az yer tutuyor. Bakanlık 15 in üzerinde noktada Acil 112 hizmeti veriyor bu hizmetleri personel alımı yerine ek mesai ödeyerek yaptırıyor. Tüm bunlar toplanınca büyük rakamlar ortaya çıkıyor. Çalışanlar bugüne kadar neden bu ek çalışmayı kabulleniyorlar ve ailelerinden sosyal hayatlarından çalarak ek işe geliyorlar ; aile bütçelerine katkı sağladıkları için elbet.
Son düzenleme ile gerçekten meslek onuru ile uyuşmayan bir rakam ortaya çıkıyor. Dolayısı ile hemşireler biz bu ek çalışmayı istemiyoruz deyip, ek çalışma sisteminden çekildiler.
KAOS başladı. Başlaması da kaçınılmaz olandı esasında. Peki Sağlık Bakanı bu Kararname görüşülürken bugünkü oluşacak KAOSU göremedi mi ? hade göremedi partisinin tek doktor milletvekili TIPİŞ eski Başkanı Dr. Sıla Usar İncirli de mi göremedi. Yoksa fikri mi alınmadı. Kararname’nin ortaya çıkaracağı sonuçları bilen bir Sağlık Bakanı bu kararın geçmesini şu anda şartlar yaratılamadığı için engellemeli aksi halde de İSTİFASINI verip bu kaosa ortak olmamalıydı.
Peki ek mesai konusu disiplin altına alınmalı mı? Tabii ALINMALI. Kaos çıkararak değil gereksiz ek mesaileri ayıklayarak. Daha sonra da eksiklikleri gidererek. Hekimlerimizin durumuna gelince onlar zaten ek mesai değil nöbet ve icapçılık (on call) hizmeti veriyorlar. Burda da yapılması gereken ilgili sendika ile anlaşıp bir nöbet ve icap sistemi oluşturup ona göre ücret belirleme yoksa alay eder gibi bir miktara zorunlu çalış deyip adını fedakarlık koymak değil.
Sonuç olarak bu uygulamanın sağlıkta verdiği zarar ümit edilen tasarufun kat ve kat üstünde olacaktır. Hükümeti inada değil aklıselim olmaya davet ediyorum.”
